Kişisel Web Sitesi
Regâib Kandili’yle başlayan, bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi’yle zirveye ulaşan, kandiller zincirini içinde barındıran, Ramazan Bayramı’yla da maddî ve manevî alanda “bayram”a dönüşen manevi yükseliş ve bağışlanma ayları… Devamı için tıklayınız….
Namazı normal şekli ile ayakta kılmaya gücü yetmeyen veya ayakta durması hastalığının uzamasına veya artmasına sebep olacağı doktor teşhisiyle veya kendi tecrübesiyle anlaşılan bir hasta¸ namazını oturarak kılar. Devamı için Tıklayınız…
Ölüm, geri dönüşü olmayan bir geçit gibidir. Ölüm ürkütücü olsa da bu gerçeği kabullenmek ve her an gözümüzün önünde cereyan eden, neşemizi kaçıran bu hâle hazır olmak önemlidir. Mesele içimizdeki ölümü öldürmektir. Devamı İçin...
Vermek bir erdemliliktir. Ancak Rabbimiz bizden vermeyi bir erdemlilik olarak değil, bir yükümlülük ve sorumluluk olarak bilmemizi istemekte… Verdiğimizde teşekkür yerine verebildiğimize şükretmemizi istemekte… Bir şeyin ahlakı kendisinden önce gelir. Devamı için tıklayınız…
Ramazan; ömrümüzün en değerli hasat mevsimi, hepimiz için maddî ve mânevî açıdan yenilenme fırsatıdır. Müslümanlar için bir umut, heyecan ve uyanıştır. Yardımlaşma, dayanışma ve infakla yoksulların, düşkünlerin, muhtaçların, kimsesizlerin hatırlandığı ve korunduğu bir yürek...
“Düşünün ki Allah Âd kavminden sonra yerlerine sizi getirdi ve yeryüzünde sizi yerleştirdi. O’nun düzlüklerinde saraylar yapıyorsunuz, dağlarında evler kuruyorsunuz. Artık Allah’ın nimetlerini hatırlayın da yeryüzünde fesatçılar olarak karışıklık çıkarmayın.” (A’râf, 7//74) “Ashab-ı Hicr”...
Medyen Halkı ile Eyke halkına iki ayrı ilâhî musibet gelmiştir. Medyen halkı Lût Kavmi gibi şiddetli bir sarsıntı ile Eykeliler ise, Nuh Kavmi, Hûd ve Salih (a.s)’in kavmi Semûd gibi, içinde rahmet olmayan azap...
Mübarek gecelerle dolu Üç aylar… “Geceyi ihya etme”nin “gündüz tutulan oruç”la birleştiği mübarek gün ve geceler… Regâib kandiliyle başlayan, bin aydan daha hayırlı Kadir gecesiyle zirveye ulaşan, kandiller zincirini içinde barındıran, Ramazan bayramıyla da...
Gönül kalbin çok daha başka büyük bir boyutudur, sevgiyi, şefkati, merhameti ifade eden, dünyayı kuşatan, sevgisini ifade eden boyutudur gönül. Nasıl yapacağız, nasıl imar edeceğiz gönülleri? Gönül yapmak; sadece bir evin önüne paket koymak değildir....
“Hep birlikte Allah’ın ipine (dinine) sımsıkı sarılın! Parçalanıp bölünmeyin! Allah’ın size olan nimetini hatırlayın!..” (Âl-i İmrân, 3/103.) “Girmeden bir millete tefrika, düşman giremez, Toplu vurdukça gönüller, onu top sindiremez. Sen, ben desin efrat, aradan vahdeti...
1967 yılında Erzincan-Kemah ilçesinde doğdu. İlkokulu ve İmam Hatip Lisesini İstanbul-Üsküdar’da bitirdi. 1985 yılında Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesini kazandı. Burada 1 yıl öğrenim gördükten sonra Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ne geçti ve 1989 yılında buradan mezun oldu.
